SAMSUN HABER - Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, dijitalleşen kitle iletişimi ve iletişim fakültelerinin önemi hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Kabaş yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Günümüzde geleneksel olarak tanımlanan gazete, radyo, sinema ve televizyon araçları dijitalleşmeden bağımsız kalamıyor. Kitlelerin yayınlara ulaşabilmek için artık bir sonraki günün gazetesini beklemediklerini vurgulayan uzmanlar, insanların kendi gazetelerinde, televizyonlarında veya radyolarında düzenli yayınlar yaparak her yerden ve her zaman ulaşılabilen içeriklerini kitlelere aktarabileceklerini ifade ediyor. Uzmanlar, dijital becerilerin sağlanması ve zengin bir akademik perspektifin edinilmesi ile İletişim Fakültelerinin öneminin arttığına dikkat çekiyor."
ARTIK BİR SONRAKİ GÜNÜN GAZETESİ BEKLENMİYOR
Geleneksel olarak tanımlanan gazete, radyo, sinema ve televizyon araçlarının dijitalleşmeden bağımsız kalamadıklarını belirten Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, “Her türden yayın için üretilecek fikirlerin tasarı aşamasından, uygulama süreçlerinin sonucu olarak ortaya çıkan somut içeriklere dek dijitalleşme göz ardı edilememektedir. Buradaki dönüşüm kitlenin konumuyla da ilişkili olabiliyor. Kitleler yayınlara ulaşabilmek için artık belirli saatlerde bir cihazın başında kalmıyorlar ya da gündeme ilişkin bilgilere ulaşmak için bir sonraki günün gazetesini beklemiyorlar” dedi.
SOSYAL MEDYA MECRALARI ZENGİN İLETİŞİM ORTAMI SUNUYOR
Sosyal medya mecralarının geleneksel araçların işleyiş mantığının çok daha üzerinde zengin bir iletişim ortamı ortaya çıkardığını ifade eden Kabaş, “Bu ortamdaki kitleler, sadece içeriğe ulaşmak için değil aynı zamanda yeni içerikleri bireysel olarak üretip geniş kitlelere seslenebilmek için faaliyette bulunuyor. Önceki dönemlerde gelişkin teknolojik altyapılara, farklı alanlarda uzmanlaşmış çalışanlara ve tüm bunların gerçekleşmesi adına önemli olan maddi kaynaklara ihtiyaç duyuluyordu. Günümüz dijital ortamları ise bu ihtiyaçlara artık daha hızlı, etkili ve gelişkin bir şekilde aşılmasını sağlayacak yeni imkânlar sunuyor” diye konuştu.
BİREYLER KENDİ HABER AĞLARINI OLUŞTURABİLİYOR
Bireylerin kendi televizyonlarını kurarak istedikleri yayın türlerini uygulayabileyeceklerine de değinen Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, “Kendi haber ağlarını oluşturarak gazetelerini kitlelere ulaştırabilir ya da kendi radyolarında düzenli yayınlar yaparak her yerden ve her zaman dinlenebilen içeriklerini kitlelere aktarabilirler. Ancak bu aşamada hem teknik bilginin güncel bir şekilde edinilmesi hem de ideal iletişim süreçlerinin zengin bir perspektiften gerçekleştirilmesi önem kazanıyor” ifadelerini kullandı.
İLETİŞİM FAKÜLTELERİNİN ÖNEMİ ARTIYOR
Üniversitelerin iletişim fakültelerinin de hem teknik bilgiye ulaşılması ve bu yöndeki dijital becerilerin sağlanması hem de zengin bir akademik perspektifin edinilmesi adına önemini her geçen gün artırdığını söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Her ne kadar kitle iletişim internet tabanlı teknolojiler vasıtasıyla her yönüyle kolaylıkla sürdürülebilse de edinilen bilginin sorgulanması ve doğrulanması, üretilecek yayınların düşünsel ve etik açıdan doğru nitelikler taşıması için akademik eğitim öncelikli bir aşama olmaktadır.”
Kabaş yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Günümüzde geleneksel olarak tanımlanan gazete, radyo, sinema ve televizyon araçları dijitalleşmeden bağımsız kalamıyor. Kitlelerin yayınlara ulaşabilmek için artık bir sonraki günün gazetesini beklemediklerini vurgulayan uzmanlar, insanların kendi gazetelerinde, televizyonlarında veya radyolarında düzenli yayınlar yaparak her yerden ve her zaman ulaşılabilen içeriklerini kitlelere aktarabileceklerini ifade ediyor. Uzmanlar, dijital becerilerin sağlanması ve zengin bir akademik perspektifin edinilmesi ile İletişim Fakültelerinin öneminin arttığına dikkat çekiyor."
ARTIK BİR SONRAKİ GÜNÜN GAZETESİ BEKLENMİYOR
Geleneksel olarak tanımlanan gazete, radyo, sinema ve televizyon araçlarının dijitalleşmeden bağımsız kalamadıklarını belirten Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, “Her türden yayın için üretilecek fikirlerin tasarı aşamasından, uygulama süreçlerinin sonucu olarak ortaya çıkan somut içeriklere dek dijitalleşme göz ardı edilememektedir. Buradaki dönüşüm kitlenin konumuyla da ilişkili olabiliyor. Kitleler yayınlara ulaşabilmek için artık belirli saatlerde bir cihazın başında kalmıyorlar ya da gündeme ilişkin bilgilere ulaşmak için bir sonraki günün gazetesini beklemiyorlar” dedi.
SOSYAL MEDYA MECRALARI ZENGİN İLETİŞİM ORTAMI SUNUYOR
Sosyal medya mecralarının geleneksel araçların işleyiş mantığının çok daha üzerinde zengin bir iletişim ortamı ortaya çıkardığını ifade eden Kabaş, “Bu ortamdaki kitleler, sadece içeriğe ulaşmak için değil aynı zamanda yeni içerikleri bireysel olarak üretip geniş kitlelere seslenebilmek için faaliyette bulunuyor. Önceki dönemlerde gelişkin teknolojik altyapılara, farklı alanlarda uzmanlaşmış çalışanlara ve tüm bunların gerçekleşmesi adına önemli olan maddi kaynaklara ihtiyaç duyuluyordu. Günümüz dijital ortamları ise bu ihtiyaçlara artık daha hızlı, etkili ve gelişkin bir şekilde aşılmasını sağlayacak yeni imkânlar sunuyor” diye konuştu.
BİREYLER KENDİ HABER AĞLARINI OLUŞTURABİLİYOR
Bireylerin kendi televizyonlarını kurarak istedikleri yayın türlerini uygulayabileyeceklerine de değinen Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, “Kendi haber ağlarını oluşturarak gazetelerini kitlelere ulaştırabilir ya da kendi radyolarında düzenli yayınlar yaparak her yerden ve her zaman dinlenebilen içeriklerini kitlelere aktarabilirler. Ancak bu aşamada hem teknik bilginin güncel bir şekilde edinilmesi hem de ideal iletişim süreçlerinin zengin bir perspektiften gerçekleştirilmesi önem kazanıyor” ifadelerini kullandı.
İLETİŞİM FAKÜLTELERİNİN ÖNEMİ ARTIYOR
Üniversitelerin iletişim fakültelerinin de hem teknik bilgiye ulaşılması ve bu yöndeki dijital becerilerin sağlanması hem de zengin bir akademik perspektifin edinilmesi adına önemini her geçen gün artırdığını söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Denizcan Kabaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Her ne kadar kitle iletişim internet tabanlı teknolojiler vasıtasıyla her yönüyle kolaylıkla sürdürülebilse de edinilen bilginin sorgulanması ve doğrulanması, üretilecek yayınların düşünsel ve etik açıdan doğru nitelikler taşıması için akademik eğitim öncelikli bir aşama olmaktadır.”