SAMSUN HABER - BES Samsun Şube Başkanı Yılmaz Tuluk, 3600 ek gösterge düzenlemesi hakkında açıklama yaptı.
Tuluk açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: "Kamuoyuna 3600 ek gösterge talebi olarak yansıyan ve son olarak 16 Şubat’ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile MemurSen heyetinin oluşturduğu komisyonun ilk toplantısını yapmasıyla adil bir ek gösterge talebimizle ilgili yeni bir sürece girildi. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında milyonlarca kamu emekçisini ve emeklisini kapsayan toplu sözleşme sürecinde imzaladıkları toplu sözleşmenin acı sonuçlarını yaşadığımız bir süreçte, bu komisyondan kamu emekçilerinin ve emeklilerinin taleplerine ilişkin beklentiye girmek ham hayalden öte bir şey değildir. Komisyon oluşturulurken diğer sendikaların bu çalışma dışında tutulmasıyla kamu emekçileri nezdinde temsiliyetini yitirmiş yandaş, yetkisiz, satılık Sendika MemurSen parlatılmaya çalışılsa da, bu komisyonun çalışmaları “körler sağırlar birbirini ağırlar” deyimine bir örnek oluşturmaktan öteye geçmeyecektir. Ek göstergede adalet sağlanmasındaki kastımız emeklilikte geliri yarı yarıya düşen kamu emekçilerinin bu mağduriyetinin giderilmesidir. Çalışma hayatında elde ettiğimiz ek ödeme, ek ders, döner sermaye, tazminat vb. ödemelerin emeklilikte kesilmesi ve maaş bağlanma oranlarındaki düşüklük kamu emekçilerini mağdur etmekte, yüz binlerce kamu emekçisi emeklilik hakkını kazandığı halde çalışmak zorunda kalmaktadır. Her üç gencimizden ikisinin işsiz olduğu gerçeğini de gören bir yerden mesele bütünlüklü olarak ele alınmalı kamu emekçilerinin ve emeklilerin statü ayrımı yapılmaksızın tamamını kapsamalıdır. Pandemide hayatlarını hiçe sayarak hastalanmak pahasına çalışan büro emekçilerinin dışarda bırakan bir 3600 düzenlemesini asla kabul etmeyiz. Emekli maaşlarının asgari ücretin bile altında seyrettiği ve hayat pahalılığının her geçen gün yaşam şartlarımızı zorlaştırdığı bir süreçte ek göstergede adaletin sağlanması ve kamu emekçileri ve emeklileri arasında ayrımcılık yapılmaması temel talebimizdir" diye konuştu.
Tuluk açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: "Kamuoyuna 3600 ek gösterge talebi olarak yansıyan ve son olarak 16 Şubat’ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile MemurSen heyetinin oluşturduğu komisyonun ilk toplantısını yapmasıyla adil bir ek gösterge talebimizle ilgili yeni bir sürece girildi. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında milyonlarca kamu emekçisini ve emeklisini kapsayan toplu sözleşme sürecinde imzaladıkları toplu sözleşmenin acı sonuçlarını yaşadığımız bir süreçte, bu komisyondan kamu emekçilerinin ve emeklilerinin taleplerine ilişkin beklentiye girmek ham hayalden öte bir şey değildir. Komisyon oluşturulurken diğer sendikaların bu çalışma dışında tutulmasıyla kamu emekçileri nezdinde temsiliyetini yitirmiş yandaş, yetkisiz, satılık Sendika MemurSen parlatılmaya çalışılsa da, bu komisyonun çalışmaları “körler sağırlar birbirini ağırlar” deyimine bir örnek oluşturmaktan öteye geçmeyecektir. Ek göstergede adalet sağlanmasındaki kastımız emeklilikte geliri yarı yarıya düşen kamu emekçilerinin bu mağduriyetinin giderilmesidir. Çalışma hayatında elde ettiğimiz ek ödeme, ek ders, döner sermaye, tazminat vb. ödemelerin emeklilikte kesilmesi ve maaş bağlanma oranlarındaki düşüklük kamu emekçilerini mağdur etmekte, yüz binlerce kamu emekçisi emeklilik hakkını kazandığı halde çalışmak zorunda kalmaktadır. Her üç gencimizden ikisinin işsiz olduğu gerçeğini de gören bir yerden mesele bütünlüklü olarak ele alınmalı kamu emekçilerinin ve emeklilerin statü ayrımı yapılmaksızın tamamını kapsamalıdır. Pandemide hayatlarını hiçe sayarak hastalanmak pahasına çalışan büro emekçilerinin dışarda bırakan bir 3600 düzenlemesini asla kabul etmeyiz. Emekli maaşlarının asgari ücretin bile altında seyrettiği ve hayat pahalılığının her geçen gün yaşam şartlarımızı zorlaştırdığı bir süreçte ek göstergede adaletin sağlanması ve kamu emekçileri ve emeklileri arasında ayrımcılık yapılmaması temel talebimizdir" diye konuştu.